Sputnik'e demeç veren Yefimov, "ABD yönetiminin Suriye'yle ilgili planları hakkında konuşmak için henüz çok erken olduğuna inanıyorum. Ayrıca ABD'nin Suriye meselelerindeki çizgisini gözden geçireceği pek beklenmemeli. Şam üzerindeki baskı büyük ihtimalle devam edecek ve bu bağlamda Suriye'deki ABD birliklerinin varlığı, kendilerinin de birçok kez dile getirdiği gibi Washington'un ana araçlarından biri olacak" ifadelerini kullandı.
'ABD'nin işgali, Suriye'nin kuzeydoğusundaki ayrılıkçı görüşleri tetikliyor'
ABD'nin Fırat'ın doğusundaki ve Ürdün sınırında bulunan Tanf bölgesindeki askeri varlığının hukuka aykırı olduğunu ve buna son verilmesi gerektiğini söyleyen Yefimov, "Amerikan işgali, daha önce bahsettiğim gibi, sadece Şam'ın doğal kaynaklarını kullanmasını engellemekle kalmıyor, aynı zamanda özellikle kuzeydoğudaki ayrılıkçı ihtirasları tetikleyerek Suriye genelindeki meşru yönetimlerin egemenliğinin yeniden tesis edilmesinin önüne geçiyor" diye konuştu.
Rus büyükelçiye göre ABD'nin varlığı, Suriye hükümetinin özellikle IŞİD militanlarının yeniden aktif hale geldiği Suriye'nin doğusundaki çöl bölgelerinde güvenliği sağlama hedeflerine ulaşmayı zorlaştırıyor. Yefimov, ABD'nin Tanf'taki Rukban kampında hüküm süren, nihai olarak tasfiye edilmesi henüz başarılamayan çete oluşumları üzerindeki himayesinin de birçok soru işareti doğurduğunu vurguladı.
'Pozitif değişim beklemek için dayanak yok'
Fırat'ın doğusunda ABD'nin gözetimi altında bulunan, ciddi insani sorunların yaşandığı cezaevleri ve kamplardaki durumun halen düzelmediğine de dikkat çeken Yefimov, "Yeni ABD yönetiminin bu konuda nasıl bir çalışma yapacağını tahmin etmek zor. Ancak ilkesel, hatta Suriye bağlamında pozitif değişimler olacağını beklemek için henüz bir dayanak bulunmuyor" diye ekledi.